E-Ticaret Platformlarına İhracat Desteği

Türkiye, yerli e-ticaret sektörünü güçlendirmek ve dünya pazarlarına açılmasını desteklemek amacıyla önemli yasal değişikliklere imza attı. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun'da yapılan güncellemeler, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilerek yasalaştı. Bu düzenlemelerle, özellikle küresel e-ticaret firmalarının hakimiyetine karşı yerli e-ticaret platformlarına önemli avantajlar sağlanıyor. Yerli platformların küresel devlerle rekabet ederken yaşadığı dezavantajlar azaltılarak, Türk girişimcilerin e-ihracat yoluyla ekonomik büyümeye daha fazla katkı sunması hedefleniyor.

Rekabetin Dengelenmesi İçin Vergi Yükümlülüklerinde İyileştirme

Yabancı e-ticaret platformları, Türkiye’de kurulu olmadıklarından, Dijital Hizmet Vergisi, Dijital Reklam Stopajı, Kurumlar Vergisi gibi çeşitli yükümlülüklerden muaf tutuluyor. Ancak Türkiye’de faaliyet gösteren yerli e-ticaret platformları, bu vergilere ek olarak Elektronik Ticaret Kanunu (ETK) kapsamında lisans ücreti de ödemek zorundaydı. Bu durum, küresel platformların yerli firmalara karşı haksız rekabet avantajına sahip olmasına neden oluyordu.

Yeni düzenlemeyle, yerli e-ticaret platformları ihracat faaliyetlerinde belirli şartları sağladıklarında vergi yükümlülüklerinde avantajlardan yararlanabilecek. Bu iyileştirmeler, platformların ihracata sağladıkları katkı oranında kademeli olarak uygulanacak ve böylece yerli firmaların uluslararası pazarda rekabet gücünün artması sağlanacak.

Türkiye’nin E-İhracat Hedefleri: 37,5 Milyar Dolar

Türkiye, 2028 yılına kadar toplam ihracatını 375 milyar dolara, e-ihracat hacmini ise 37,5 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor. Bu büyük hedef doğrultusunda, yerli e-ticaret platformlarının ihracat desteğiyle güçlenmesi ülkenin dış ticaret dengesi açısından kritik bir adım olarak değerlendiriliyor. Yasa değişiklikleriyle birlikte, sadece büyük ölçekli e-ticaret platformları değil, aynı zamanda platformlar aracılığıyla yurt dışına satış yapma potansiyeli olan küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ) ve esnaf da önemli desteklere kavuşacak.

Türkiye'nin e-ihracat sektöründe büyüme potansiyeli, ekonomiye katma değer sağlama ve döviz girişini artırma gibi konularda önemli bir kaldıraç işlevi görüyor. Böylelikle, hem Türkiye genelinde e-ticaretin sağlıklı büyümesi sağlanacak hem de küresel pazarda yer almak isteyen Türk girişimcileri teşvik edilecek.

Bu da ilginizi çekebilir: Sürdürülebilir e-Ticaret Nedir? İşletmenize Nasıl Fayda Sağlar?

Pazaryeri Platformlarına İhracat Muafiyeti ve Yatırım Teşvikleri

Düzenleme kapsamında, Türkiye'deki yerli pazaryeri platformları için özel ihracat muafiyetleri getirildi. Bu muafiyetler, özellikle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın teşvik belgesiyle desteklenen yatırım harcamalarının, pazaryeri platformlarının ihracat yaptığı net işlem hacminden iki kat olarak indirilebilmesine olanak tanıyor. Bu düzenleme, platformların yüksek teknoloji yatırımlarını teşvik ederken, aynı zamanda ihracatın hacmini artırmayı hedefliyor. İhracat muafiyetiyle birlikte, sektörün birkaç yıl içinde 10 milyarlarca dolarlık yeni bir hacim yaratması öngörülüyor. Böylece Türkiye, dünya pazarlarında daha güçlü bir e-ticaret altyapısına sahip olacak.

Yeni Düzenlemelerin Ekonomik Yansımaları ve Stratejik Etkileri

E-ticaret platformlarına sağlanan ihracat desteği, Türkiye’nin sadece ekonomik değil aynı zamanda stratejik olarak da dış ticaret hedeflerine ulaşmasını kolaylaştıracak. Yerli platformlara sağlanan avantajlarla, bu firmaların yurt dışı pazarlara açılması daha cazip hale gelirken, ülkeye giren döviz miktarı da artacak. Özellikle Uzak Doğu merkezli büyük platformlarla rekabet etmek zorunda kalan yerli firmalar, bu desteklerle hem yurt içinde hem de küresel pazarda daha avantajlı bir konuma geçecek.

Düzenlemenin hayata geçmesiyle birlikte Türkiye, e-ticaret sektörü açısından sadece bölgesel değil, küresel bir oyuncu haline gelme yolunda ilerliyor. KOBİ’lerin ve esnafın ihracata katılımının teşvik edilmesi, ekonomik kalkınma açısından önemli bir ivme sağlayacak. Türkiye'nin 2028 hedefleri doğrultusunda, yerli e-ticaret firmalarının global pazarda daha rekabetçi ve sürdürülebilir bir yapı kazanması için yapılan bu iyileştirmeler, yerli e-ticaret ekosistemini uzun vadede güçlendirecek.