Girişimci Kadınlar: Esra Bezircioğlu/Tek Bilişim

İş hayatına katılmak veya kadın girişimci olmak isteyen diğer adayları cesaretlendirmesi ve bir nebze de olsa onlara yol göstermesi açısından bu yola çıkmış kadın girişimcilerin izledikleri yolları, bu süreçte başlarından neler geçtiğini ve bu noktaya nasıl geldiklerini paylaştıkları Girişimci Kadınlar bölümümüzün yeni konuğu Tek Bilişim ve Edalp Bilişim Kurucusu Esra Bezircioğlu​. Keyifli okumalar dileriz.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Girişimci olmadan önce neler yapıyordunuz?

Esra Bezircioğlu, 43 yaşındayım. 2006 yılında evlendim, 11 yaşında Alp adında bir oğlum, 8 yaşında da Eda adında bir kızım var. Bilişim Ekipmanları ve Dokümantasyon Yönetim Sistemleri üzerine danışmanlık veren biri 14, diğer 5 yaşında iki şirketimiz var. Bu iki şirket ile birlikte dört çocuğumuz var diyebilirim. Girişimci olmadan evvel, Türkiye'nin önde gelen bilişim şirketlerinde, satış direktörülüğü, bölge müdürlüğü gibi iş tanımları kapsamında çalışıyordum.

Girişimci olmaya nasıl karar verdiniz? Rol model aldığınız girişimciler var mıydı?

Girişimciliğin ilk aşaması yani profesyonel hayattan, işletmeciliğe geçiş kısmı çok zor oldu aslında... Ancak sonrasında, girişimcilik kavramı müthiş kolaylaştı benim için. Evlenir evlenmez, ilk girişimcilik denememiz öncesi eşimin müthiş desteği motive ediciydi. Sonrasında evin yeni girişimcisi kim diye sorsanız, o kişi ben oldum diyebilirim. İkinci işletmemizi saniye düşünmeden müthiş bir özgüvenle yapabilir durumda hissetmiştim kendimi.

Girişimcilik anlamında, fikre ve bireysel varsa da tüzel hazırlığa göre her bir öyküyü birbirinden farklı gördüğüm için, rol model alma konusunda özneye değil; fikre ve hazırlığa bakarak yorum getirebilirim. Özneden ziyade fikir önemli. Herkesin işletmeciliğe geçiş konjonktürü ve nedenleri farklı.

Nasıl bir eğitim aldınız? Okulun girişimcilik başarınız üzerindeki etkisini nasıl değerlendirirsiniz?

Jeofizik Mühendisiyim. Ancak, okuduğum alanın dışında gelişen bir kariyerim sözkonusu oldu. Mühendislik, analitik ve hemen hemen duygusallığa hiç tolerans tanımayan, metrik sistemler üzerine kurulu bir müfredat içeriyor. Bu da benim karakterime çok uygun. O nedenle başarımda, analitik düşünce önemli bir temel teşkil eder.

Girişimci olmaya ne zaman karar verdiniz? Sizi bu karara sürükleyen faktörler nelerdi? Neden bir çalışan olmak yerine patron olmaya karar verdiniz?

Birçok faktör bu konuyu tetiklemiştir. Ancak, doğru zaman, gelişen konjonktür, iyi bildiğiniz sektöre dair doğacağını gördüğünüz fırsatlar, sektörel mesai körlüklerinden doğacak iş kolları benim tetikleyici unsurlarımdı. İşletmecilik ciddi anlamda meşakkatli bir yolculuk, ben çok ciddi bir geliri, çok ciddi bir başarı ve özgüvenle oluşturulmuş bir konforu, çok daha zor bir yolculuğa çıkıyor olma handikapına rağmen terkedebildim. İlk dönemlerde bocaladığım da oldu; ancak bugün, hayatımın en önemli dönemeçlerinden biridir diyebilirim bu geçiş için.

Aileniz ve arkadaşlarınız KADIN GİRİŞİMCİ olmanızı desteklediler mi?

Bu konuda gerçekten çok şanslıyım. Annem, babam ve kızkardeşim iş hayatımın başarısı ve motivasyonu konusunda her zaman destekçim olmuşlardır. Eşim daha evlenir evlenmez bu konuda her anlamda müthiş destek olmuştur. Aynı sektörde, aynı motivasyon ve kaygılarla mesai veriyor olduğumuzdan ötürü empati değeri yüksek bir iletişimimiz söz konusu. Arkadaşlarım da hem profesyonel hayatta hem de işletmeciliği, girişimciliği tercih etme dönemi arefesinde müthiş destekçi oldular, bu konuda gerçekten şanslıyım. Bu konuda bir küçük uyarım da olur; destek kavramları ve pozitif yaklaşımlardan "özdeksel yani çıkarımsal bir geri dönüş" beklentisinde olunmasın. Olur diye hesap ettiğiniz hiçbirşey olmayacakmış gibi hesap yapılmasını öneririm. Başarı, hani derler ya, tırnaklarınızla kazıyıp, saç ağırtarak, ter dökülerek ve çok çalışılarak edinilen bir kavramdır.

İşinizi kurarken finansal kaynak yaratmak için neler yaptınız?

Bizim iş modelimiz uzun dönem kiralama sistemi üzerine dayalıdır. Şöyle ki, kurumların baskılama ve kopyalama ekipmanları ve bilişim ürünlerini, bu kurumlara uzun dönem kiralama yaparak işletiriz. Bu nedenle standart al-sat modellemeli işletmelere oranla, başlangıç sermayesinin kar'a dönüşme hızı handikaptır. Sermayenin süreklilik arzeden bir gerekliliği sözkonusudur ve nakit akış döngüsü çok daha fazla beceri ve finans bilgisi gerektirmektedir. Bu konuda birikimlerimizin yanı sıra, bu tecrübemizi çok verimli kullandık. Devlet tarafından anlaşmalı finans kuruluşları ve dernekler üzerinden sübvansiyonlu bir kredi de kullanmadık. Bir an evvel makine parkı oluşumuna gittik ve doğru tahsilat modellemeleri ile nakit akışımızı hızlı bir şekilde kusursuzlaştırmaya çalıştık. Bizim model, tamamen doğru nakit akışı üzerine kurgulu bir sistemle yönetilir. Kaynağımızı parkı hızlı kurarak, kendi iş modelimizde kendimiz yaratmış olduk.

Girişiminizi bize anlatır mısınız?

İki şirketimiz var. Her ikisi de aynı iş modeli ile çalışır. İlk şirketimiz Tek Bilişim, Konica Minolta Fotokopi Ürünlerini 65 ayrı şehrimizde ve 8 ayrı ülkede, çıktıbaşı anlaşmalı ve uzun dönem kiralama kontratlar üzerinden Türkiye'de yerleşik, çok uluslu şirketlerden, yerli sermaye önderlerinin şirketlerine, hatta ürün gamı itibari ile de KOBİ'lere kadar da hizmet sunabilir bir yelpaze ile temsil ediyoruz.

İkinci şirketimiz EDALP BİLİŞİM'de ise Canon Ürünlerini, gene aynı iş modeli ile temsil ediyoruz. Her iki şirketimiz de tüm satış öncesi ve satış sonrası hizmet ilkelerini kendi kadrolarıyla gerçekleştiriyor.
İki şirketimizde de, kurumların teknolojik çözüm ihtiyaçlarının çözümle buluşması adına danışmanlık hizmetleri de veriyoruz.

Kaç kişilik bir organizasyona sahipsiniz? İşe alım süreçlerinde nelere dikkat ediyorsunuz?

Toplamda 53 kişilik bir istihdamla çalışıyoruz. İşe alım süreçlerinde, Nepotizm'den uzak dururuz. Devamlılığı çok yüksek bir mesai ile çalışıyor olmamızdan hareketle, genelde, verimlilik taahhüt edebilecek bir referans noktası yakalamaya çalışırız. Ancak, Kadın istihdamı konusunda çok ciddi bir hassasiyetimiz ve pozitif bir ayrımcılık anlayışımız vardır. Operatif anlamda, erkek egemen bir sektörde çalışıyoruz. Teknisyenlerimizin tamamı, eş zamanlı olarak lojistik bazı hizmetler de barındırdıklarından, erkek egemen sayı ve oranla çalışmaktalar. Ancak, bu departmanın dışında kalan bölümde kadın istihdam oranımız %74 orandadır.

Sektörel tecrübeden beslenme oranımız da zaman geçtikçe azalma göstermektedir. Şirketlerimizde, kendimize has bir sektörel bilinç geliştiğinden, özellikle 10. Yılımızdan sonra, sektörel tecrübeyi, bu tecrübeyi işletmemiz içinde elde etmiş kişilerin, sektör dışından gelmiş yeni istihdama aktarılmasını daha skorer bulduk ve şu an bu anlayışla ilerliyoruz. Günün sonunda, tüm işletmeler için tek ortak işe alım hassasiyetini üç tanımla özetleyebiliriz:
İyi insan, iyi eğitim, iyi MS-Office kullanıcısı olmak.

Tecrübelerinize dayanarak girişimcilikte başarı için en kritik unsurlar nelerdir?

Fikre duyulan inancın samimi olup olmaması! Burada, heyecanı, motivasyon ile karıştıran işletmelerin sorun yaşadığını gördüm hep. İkisi aynı şey değil. Fikre tüm varlığınızla inanmanız lazım. Finans becerisini çok önemli bulurum. İşletmelerin çoğu, sanılanın aksine, satamamaktan değil; tahsil edememekten zora girer. Bir önemli husus da, iş modelini destekleyecek networkün oluşturulması. Bugün çevreniz her ne büyüklükte bir çemberi kapsıyor olursa olsun, kapsayamadığı alan daha büyüktür. O yüzden, iş kolunuzu ve bireysel gelişiminizi destekleyecek her tür yapılanmaya mesai verir bir duruş da çok önemlidir.

Sizi bir girişimci olarak en çok motive eden faktörler neler?

Başarı. Başarmanın hazzı. Şahsen benim en büyük motivasyonum bu.

Heyecan dolu kadın girişimci adaylar için önerileriniz nelerdir?

Heyecanları ile inançlarının aynı özgül ağırlıkta olup olmadığınıza çok dikkat etmeliler. Bazen heyecan fikirden büyük olabilir; bazen de fikir büyük olur, heyecanı bazı kaygılarla geride kalır. İşte bu denge başarının formülüdür. Fikriniz heyecanınızdan büyükse, işi yanlış modellersiniz; heyecanınız fikrinizden büyükse de hayal kırıklığına uğrama riskiniz çoğalır. Bu denge gerçekten başarının ağırlık merkezidir.