İnsanı Sevmek Değişmeyecek Bir kişilik Özelliğiniz Olmalı

• İnsan Kaynakları alanında çalışmaya nasıl karar verdiniz? Bu alanda çalışmak isteyen yeni mezunlara ne tür önerilerde bulunmak istersiniz?

Üniversite yıllarında pek çok geçici iş yaptım ama en önemlisi uluslararası bir öğrenci derneği olan Aiesec deki faaliyetlerim oldu. Aiesec Ankara şubesinde yöneticilik, eğitmenlik gibi görevlerde rol aldım. Gönüllülük esası üstüne çalışılan bu yerde yurtdışında staj yapacak öğrencilerin seçilmesi ve farklı fonksiyonların yönetilmesi gibi işler yaptım. Bunlar iş hayatımda bana inanılmaz katkı sağlayan tecrübeler oldu. Üniversite yıllarımda pek çok yeni mezunun bilemeyeceği şirket ve finansal yönetimi gibi konularda bilgiliydim.Ben Aiesec 'deki deneyimlerimi direkt iş hayatına yansıtmayı istedim ve buna en yakın meslek de insan kaynakları olduğu için insan kaynaklarına yöneldim.

Bu meslek son 20 yılda çok değişti. Önümüzdeki dönemde de gelişme göstererek daha da çok değişeceğini düşünebiliriz. Öncelikle bu mesleği yapmak isteyip istemeyeceklerine ve bu alanda başarılı olup olamayacaklarını stajlar yapılarak anlamaya çalışmalılar.

Artık insan kaynakları yönetimi şirketin en değerli sermayesinin yani insanın işe alınması, elde tutulması ve veriminin arttırılmasını hedefleyen kompleks bir yönetim sistemi haline geldi. Bir tür ürün yönetimi gibi yaklaşarak çalışana yönelik her tür faaliyeti içeriyor. Ama temel olarak insanı sevmek değişmeyecek bir kişilik özelliğiniz olmalı.

• Genç nüfusun çalışma hayatındaki ağırlığı giderek artıyor. İnsan kaynakları uygulamaları bu süreçten sizce nasıl etkileniyor?

Genç nüfustan en çok etkilenen sektör perakende sektörü ve çalışanlarımızın çoğu 18-25 yaş aralığındadır. Biz de bütün uygulamalarımızı Y kuşağına uygun olacak şekilde planlıyoruz. Eğitim programlarımızı, iç iletişim aktivitelerimizi ve her türlü çalışmamızı genç kuşağa uygun şekilde ilerletiyoruz. Şirketimizde de Y kuşağını daha iyi anlayabilmek için çalışanlarımıza sürekli seminerler veriyoruz.

• Farklı sektörlerde hizmet veren güçlü markaların İnsan Kaynakları Departmanlarında çalışmalarınızı yürüttünüz. Sektöre göre İnsan Kaynakları uygulamaları farklılık gösteriyor mu?

Evet, farklılıklar gösteriyor. Danışmanlık, üretim, bilişim ve servis sektörlerinden sonra perakende sektöründeyim. Oldukça farklı profillerde çalışanları ve dinamikleri olan sektörler… Perakende insana odaklı bir iş. Müşteriyle olan tüm iletişiminizi çalışanınız sağlıyor. Oysa teknoloji alanında ürünün kalitesi daha ön planda oluyor. İnsan Kaynakları perakendede bir destek departmanından çıkıp tamamen operasyonun ortasına oturuyor. Burada yaptığımız işler direkt ticaretin kendisiyle ilgili konular, aldığımız kararlar işi etkiliyor.

• Shaya Grup, nasıl bir işe alım politikası izliyor ve adaylarda aradığı özellikler nelerdir?

Çalışan profilimizi belirlerken mülakatlar ve çeşitli testler yapıyoruz. Pozisyona göre değişen uygulamalarımız var. Merkez ofiste bir pozisyon için aday mülakatı, yabancı dil testi, alanıyla ilgili bir test; saha için psikolojik yatkınlık testi gibi aşamalardan geçiyor. Mülakatlardan sonra bizim için olumlu olan adaylar için referans kontrolleri yapıyoruz.

17 tane marka yönetiyoruz, her markanın kendine özgü enerjisi ve imajı var. Markaların özelliklerini en iyi şekilde benimseyecek ve yansıtacak adaylarla çalışmaya özen gösteriyoruz.

• Bu yıl İnsan Kaynakları olarak gündeminizde neler var?

Bu yıl sistem ve altyapılarımızın güncellenmesine ağırlık vereceğiz. Teknolojiye daha fazla yatırım yapıp, daha fazla faydalanmak istiyoruz. Yeni mağaza açılışlarımıza devam edeceğiz. Son 2 senedir eğitim ve gelişim sürekli gündemimizdeydi, bu sene de olacak. İç terfi oranlarımızı arttırmak için mevcut çalışanlarımıza yatırım yapıyoruz. Değerlendirme Merkezlerimizde eğitimlerimiz sürekli devam ediyor. Çalışanlarımıza kariyer planlarını belirlemede yardımcı olacak şekilde eğitim programları ve yeteneklerini yönetebilecekleri uygulamalar yapıyoruz.