Gerçek ve tüzel kişi ayrımının tam olarak anlaşılması insan kaynakları, iş hukuku gibi alanlar açısından önemlidir. Bu terimler ilk bakışta basit gibi görünse de aralarındaki nüanslar özellikle istihdam, finans ve kurumsal yönetimle ilgili önemli kararlarda belirleyicidir. Peki gerçek kişi ve tüzel kişi kimdir? Her iki kavramın aralarındaki farkları da göz önünde bulundurarak bu konuyu sizler için derledik.
Gerçek kişi çoğu yerde “şahıs şirketi” olarak da anılır. Bu şirket tek bir kişiye aittir. Ticari işletmedeki faaliyetlerin tamamı bu kişi adına yürütülür. Bu durumda şirketin tüm borçları ve yükümlülüklerinden de bu gerçek kişi sorumludur. Şahıs şirketi genellikle küçük ölçekli işletmelerin kuruluşunda tercih edilir. İşletmenin ünvanını seçerken tercihin yanı sıra sahip olunan sermaye, işletmenin büyüklüğü ve faaliyet sektörü de belirleyicidir.
Gerçek kişiler, kanuni hak ve yükümlülüklere sahip hukuki ehliyeti olan kişilerdir. Doğmuş, nefes alan herkes gerçek bir kişi olarak nitelendirilir. “Gerçek kişi” kavramı doğal ve evrenseldir. Yaş, uyruk veya sosyal statü fark etmeksizin tüm bireylere uygulanır. Lisans ve izin alabilme yeteneğine sahip, buna engel teşkil edecek herhangi bir kısıtı olmayan gerçek kişi yasal olarak şirket açmayla ilgili sorumlulukları üstlenebilir. Açtığı şirket üzerinden ticaret yapabilir, borçlu ve alacaklı olabilir. Bu kişiler sözleşme yapma, dava açma veya edilme, mülkiyet sahibi olma ve çeşitli hukuki işlemlerde bulunma hakkına sahiptir. Peki şahıs şirketi tüzel kişi mi? Bu soruyu tüzel kişi kavramının detaylandırılması ile daha kolay yanıtlamak mümkün.
Tüzel kişiler gerçek kişilerin haklarına ve görevlerine benzer kanuni yükümlülüklere sahip olan kuruluşlardır. Ancak tüzel kişi fizyolojik olarak doğmuş, büyüyen ve gelişen bir insan değildir. Bu kavram, kuruluşun hukuki açıdan, onu oluşturan bireylerden ayrı bir varlığa sahip olması anlamına gelir. Tüzel kişi nedir kısa bir tanımla şöyle özetlemek mümkün: Herhangi bir amaç için yasal çerçevede bir araya gelen bireyler, bu amaç doğrultusunda etkileşime girdikleri kişi, kurum ve kuruluşlarca farklı bir kişilik olarak tanımlanır. Bu yeni tanım bireylerin ne için toplandıklarına dair bilgi içerir, dolayısıyla buna “Tüzel kişi” denir. Şirketler, dernekler ve bazı devlet kurumları tüzel kişiliğe örnektir.
Gerçek kişiler doğumla var ve ölümle yok olur. Varlıkları herhangi bir resmi hukuki sürece veya tanınmaya bağlı değildir. Özerk varlıklar olarak gerçek kişiler yaşam, eğitim, özgürlük gibi doğuştan elde edilen ve kanunlarla korunan birçok hakka sahiptir. Ancak bu hakların kullanılması devletin belirlediği yasal sınırlamalara ve düzenlemelere tabi olabilir.
Tüzel kişilerin oluşturulması ve tanınması kanuni kuruluş veya tescil süreci yoluyladır. “Tüzel kişiler kimler?” sorusunun yanıtı da bu noktada verilebilir. Oluşumu tipik olarak ilgili hükümet makamına uygun belgelerin sunulması ve belirli yasal gerekliliklerin yerine getirilmesiyle gerçekleşir. Bir tüzel kişi kurulduktan sonra üyeleri veya kurucularından bağımsız, daimi bir varlığa sahip olur. Tüzel kişiliğin idaresinde birinin ardından gelip onun makamına geçme durumu söz konusudur. Dolayısıyla tüzel kişilikler onu oluşturan paydaşların yaşam sürelerine bağlı değildir.
Tüzel kişi kavramının birçok farklı alt tanımı vardır. Bu tanımlar tüzel kişinin kuruluş amacına bağlı ve ilgili kanunlarca düzenlenmiş yaptırımları içerir. “Anonim ve limited şirket tüzel kişi midir?” sorusunun yanıtı “evet” olarak verilir. Tüzel kişilerin farklı kuruluş amaçları bulunur. Ticaret amacıyla kurulmuş çok ortaklı şirketler, sosyal iletişim ve biraradalık amacıyla kurulmuş sivil toplum kuruluşları yanı sıra kamu tarafından kurulmuş tüzel kişiler de vardır. Peki kamu tüzel kişi nedir? Bu kavram sahip olduğu kamu otoritesi ile görev yapan tüzel kişileri ifade eder.
Gerçek kişiler doğuştan gelen ve insan oldukları için kendilerine tanınan çok çeşitli hak ve yükümlülüklere sahipken tüzel kişilerde belirleyici kriterler bulunur. Bu kriterler kanunun tanıdığı hak ve yükümlülüklerle sınırlıdır. İlgili kanunlar doğrultusunda bu kavram neye yarar? Bazı yararları şöyle maddelemek mümkün:
Tüzel kişi kavramının avantajlarından bazıları şöyledir:
Gerçek ve tüzel kişi arasındaki farklılıklar hukuk, siyaset bilimi ve kamu yönetimi ile ekonomi alanında belirginleşir. Hukuken hak ve borç sahibi olabilme yeteneği gerçek ve tüzel kişi kavramlarıyla netleşir. Sivil toplum kuruluşları ve kamu kurumlarının hukuki statüsünü belirlemede de bu kavramlar önem taşır. İşletmenin ekonomik statüsünün belirlenmesi için de kişi kavramının tanımlı olması gereklidir. Ticari hayatta bir işletme gerçek kişiler tarafından kurulan şahıs firması veya tüzel kişilerin kurduğu sermaye şirketleri olabilir. Bir topluluğun yapısını ve sosyal analiz ilişkilerini analiz etmek için de bu kavramlara ihtiyaç vardır. Gerçek kişi toplumsal yapının temel birimiyken tüzel kişi toplumsal yapıda önemli rol oynayarak ilişkileri şekillendirir.
eleman.net'te her gün yüzlerce yeni iş ilanı yayınlanıyor. Hayalindeki işe başlamak için özgeçmiş oluştur ve sana en uygun ilanlara başvur.
Hemen Özgeçmiş OluşturBu siteyi kullanmadan önce verileriniz hakkında aydınlatma metnini, gizlilik ve üyelik koşullarını inceleyebilirsiniz.