Yurt dışında şirket kurmak isteyen girişimcilerin en çok tercih ettiği ülkelerden biri olarak Amerika Birleşik Devletleri (ABD) öne çıkar. Amerika’da şirket kurma konusunda yabancı dilde pek çok kavram ve terim hakkında bilgi sahibi olmak gerekir. C-Corporation yani kısaca C Corp da ABD’de yeni şirket kurmak isteyenlerin merak sahibi olduğu konular arasındadır. Eğer siz de C-Corp nedir, nasıl kurulur ve diğer şirket türlerinden farkı nedir gibi soruların yanıtlarını arıyorsanız gelin konu hakkındaki ayrıntıları birlikte inceleyelim.
C-Corp, ABD’de en yaygın şirket türlerinden biri olarak sahipleri veya hissedarlarından ayrı vergi yükümlülüğüne sahip olan tüzel kişilikleri ifade eder. C-Corp şirketlerde çifte vergilendirme durumu söz konusudur ve bu şirketlerin gelirleri üzerinden ödenen verginin yanı sıra hissedarlara dağıtılan kâr payları üzerinden de vergi ödenir. Hissedarlara ödenen kâr paylarının vergi miktarları, kişisel vergi oranları üzerinden hesaplanır.
C-Corp türü şirketlerin kuruluş sürecinde ilk olarak benzersiz bir şirket adı belirlenmeli ve tescil edilmelidir. Bunun ardından şirketin yetkilendirme ve görevlendirme işlemleri tamamlanıp ilgili görevliler atanmalı ve şirketin ana sözleşmesi oluşturulmalıdır. Ardından gerekli evraklarla birlikte şirket ana sözleşmesi, başvurunun yapılacağı eyaletteki resmi makama sunulmalı ve ilerleyen aşamalarda şirket tüzüğü hazırlığı, hisse senedi çıkarılması ve hisse paylarının dağıtılması gibi adımlar izlenmelidir. Son aşamada ise işletme ruhsatı için eyalet, şehir veya belediye kurumlarına başvurular yapılmalı ve sosyal güvenlik prosedürleri yerine getirilmelidir. C-Corp şirketlerinin kuruluş süreci, Türkiye’deki şirket kurma süreçlerine kıyasla daha karmaşık olabilir. Bunun için her adımı eksiksiz ve doğru bir şekilde atmak için profesyonel uzmanlara danışmakta yarar vardır.
Amerika’da C-Corp kurmanın çok sayıda avantajlı ve dezavantajlı yönleri vardır. Bu avantajlar ve dezavantajlar mali yapı, şirket kurumsal yapısı, hissedarların kişisel sorumlulukları, vergilendirme ve denetim süreçleri gibi pek çok konuda ortaya çıkar. C-Corp türü kuruluşların avantajlarını ve dezavantajlarını iki ayrı başlıkta incelemek mümkündür.
Bir C-Corporation kurarak Amerika’da ticari faaliyet sürdürmenin işletmeciler ve ortaklar için avantajlı yönleri şunlardır:
C-Corp’ların dezavantajları arasında şirketlerin çifte vergilendirilmesi ile maliyetinin artması ön plana çıkar. Bununla birlikte C-Corp şirketler güçlü kurumsal ve ticari yapılarının sürdürülmesi için bir hayli sıkı biçimde denetlenirler. C-Corp yetkilileri şirketin kuruluş ve ticari faaliyetleri sırasında her adımı dikkatle atmak zorundadır. Ayrıca C-Corp kurmanın maliyeti, diğer şirket türlerine göre daha yüksektir.
C-Corporation ile diğer şirket türleri arasındaki farklar en çok merak edilen konular arasındadır. Bunun için C Corp vs S Corp, C Corp vs LLC ve C Corp vs Partnership gibi karşılaştırmalara yakından bakmak gerekir.
C-Corp vs LLC kıyaslamasında kurumsal yapı, esneklik ve vergilendirme konusunda farklar ön plana çıkar. C-Corp kuruluşlar LLC’lere kıyasla daha resmi bir kurumsal yapıya sahiptir. Ayrıca C-Corp’taki çifte vergilendirme ve hisse ihracı gibi uygulamalar LLC’de yoktur.
S Corp vs C Corp kıyaslamasında da yapı ve vergilendirme süreçleri bakımından farklar bulunur. LLC’den farklı olarak S-Corp türü kuruluşlar da C-Corp kadar resmi bir kurumsal yapıya sahiptir ve bu şirketlerin kuruluş süreçleri benzerdir. Ancak iki şirket arasında özellikle vergilendirme noktasında net farklılıklar mevcuttur. C-Corp’ta hissedarlara kâr payı ödenirken öngörülen vergi ödemesi S-Corp’ta söz konusu değildir.
Partnership, ülkemizde şahıs şirketi olarak adlandırılan şirket yapılarının çok sahipli bir versiyonuna benzer. Bu anlamda C-Corp’a oranla daha esnek bir niteliğe sahip olan partnership türü kuruluşlarda şirket sahipleri bütün finansal ve vergilendirme süreçlerini kişisel vergi beyannameleri ile sürdürürken kişisel gelir vergisi ödemesi gerçekleştirir ve C-Corp’tan farklı olarak şirketin borçları üzerinde sorumluluk üstlenir.
C-Corp türü kuruluşlar kârlarını temettü olarak hissedarlara dağıtmadan önce kurumlar vergisi öderler ve daha sonra temettü ödemesi alan hissedarlar kişisel gelir vergisi öderler. Bu anlamda çifte vergilendirme bir yandan dezavantajlı olarak değerlendirilse de diğer yandan kurumlar vergisi oranının düşük olduğu durumda şirket kârlılığı ve verimliliği ortaya çıkar. C-Corp vergileri ABD ekonomisinde önemli bir yere sahiptir ve son yıllarda yapılan düzenlemelerde kurumsal vergi oranları yüzde 21’den yüzde 28’e yükseltilmiştir.
C-Corp’lar ortaklık olarak hissedarlara aittir ve sınırsız sayıda hissedara sahip olabilir. Hissedarlar şirket borçları konusunda sorumlu olmasalar da kurumsal yapı ve yönetim kurulunun belirlenmesi konusunda sorumludurlar. Bu anlamda C-Corp ortakları şirketin gelecek adımlarını ve stratejisini belirleme noktasında önemli bir role sahiptirler. C-Corp hissedarları her yıl en az birer kez toplantı gerçekleştirmek ve ticari işlemlerin şeffaf süreçlerle sürdürüldüğünü kanıtlamak durumundadırlar. Bunun için yıllık finansal tablolar ve raporlar hazırlanması da C-Corp’un yönetim kurulunun, ortaklarının ve kurumsal yapısının önemli işlevleri arasındadır.
Siz de aklınızdaki soruları sorabilir, konuyla ilgili fikirlerinizi paylaşabilirsiniz.
Bu haber için yorum bulunmamaktadır.
eleman.net'te her gün yüzlerce yeni iş ilanı yayınlanıyor. Hayalindeki işe başlamak için özgeçmiş oluştur ve sana en uygun ilanlara başvur.
Hemen Özgeçmiş OluşturBu siteyi kullanmadan önce verileriniz hakkında aydınlatma metnini, gizlilik ve üyelik koşullarını inceleyebilirsiniz.